Herkese yeniden merhaba. Birkaç gün önce bitirdiğim ve inanılmaz etkileyici bir hikayeyi sizlerle paylaşmak istedim. Bu kitabı kesinlikle okumalısınız. Kalbim Binlere Katıldığında çok sürekleyici ve iki genç insanı bir araya getiren, baş etmesi zor bir duygu üzerine etkileyici bir hikayeydi. Aslında ben bu kitabın geçen sene çıktığını bilmiyordum. A101' deyken kitaplar ilgimi çekti ve oradan tam olarak üç kitap aldım. Özellikle bazen büyük marketlerde ucuz kitaplar bulmanız mümkün. Örneğin ben Sherlock Holmes Serisi' ni Migros' dan tamamladım. Eğer bu kitabı okuduysanız yorum bölümünde bizlere görüşlerinizi yazmayı unutmayın.
İki genç insanı bir araya getiren, baş etmesi zor bir duygu üzerine etkileyici bir hikaye. Reşit olmasına bir yıl kalan Alvie Fitz bildiğiniz hiçbir kalıba uymuyor fakat bu umurunda bile değil. Asperger sendromunu çocukluğundan beri başına bela olmuştur. İçine kapanık, sosyal etkileşimini zorlayan bu sendromla birlikte yaşamak git gide zorlaşmaktadır. Fakat Stanley'le tanışana kadar. Yıllarını ilaç içmekle ve doktorların, sosyal görevlilerin verdiği kötü tavsiyelerle geçirmiştir: "İtaat et, topluma adapte ol ve normalmiş gibi davran." Kulağa çok kolay gelen bu tavsiyeler Alvie için gerçekliliğini yitirmiştir. Onun kulağına fısıldanan tek bir gerçek vardır: "On sekizine kadar dayan, sonra özgür olacaksın." Ve Alvie belki de kendisinden daha tuhaf olan, değnekle yürüyen, her gün yeni bir yaralanma vakasıyla çıkıp gelen, bedeni bir cam kadar hassas görünen Stanley' yle tanışır. Asperger sendromlu bir kız ve kalbinin etrafındaki kabukları kırmak için uğraşan, kronik hastalığı olan bir çocuk... İkisinin de hayatlarında eksik veya yarım kalan bir sevgi vardır.
İyi ki onu tanımışım. Onunla sohbetlerimin böyle bir hava kazanması ilginçti; hayatıma ne kadar kolay, ne kadar çabucak yerleşmişti...
Söylediklerine odaklanmaya çalışıyordum fakat hayallere dalmıştım, kendimi sesine kaptırmıştım.
Benim mutlu olmadığımı vurgulamak, açlıktan ölmek üzere olan bir evsize iyi bir emeklilik planı olmadığını vurgulamak gibiydi.
Çok öğretici bir kitap. Çok teşekkürler.
YanıtlaSilYorumunuz için çok teşekkür ederim.
SilRica ederim, size yorum yapmak benim için keyiftir.
SilBenim içinde bir keyif! 😍
SilGerçekten de blogumu neredeyse her gün ziyaret eden vefakar birkaç arkadaşımdan birisiniz. Bundan dolayı size ne kadar teşekkür etsem azdır. Ayrıca yazınızda kullandığınız ''iki insanı bir araya getiren baş etmesi zor bir duygu'' tabiri çok dikkatimi çekti:)
SilYorumunuz için çok teşekkür ederim. Tabi her gün blogunuzu ziyaret ediyorum. Çünkü bir emeğin var olduğunu biliyorum. İyi ki varsınız! 👍
SilOkumayıp da kitap tanıtım paylaşanları takipten çıkardım ama siz okuduğunuzu bizimle paylaşıyorsunuz bu çok güzel :)
YanıtlaSilKitap gerçekten etkileyici okursam paylaşacağım inşallah..
Yorumunuz ve iltifatınız için çok teşekkür ederim.
Silawesome article.
YanıtlaSilthanks for sharing
Thank you so much for for your comment.
SilMerhaba kuzucuğum, ilk merhaba için belki fazla samimi bir sesleniş bu ama mazur gör; öyle sevimli bakmışsın ki fotoda, başka bir sesleniş gelmedi aklıma. Hatta sen diye devam ettim diye de şaşırma, sanırım kızımla yaşıtsın, sen de kızım sayılırsın. Ne güzel böyle genç bir insanın kitapların içinde yaşaması. Biraz dolanayım blogunda, ondan sonrasında sohbetimiz daha tatlı olur. Bu arada, Kitap Nasıl Avlanır başlıklı yayınımı şiddetle okumanı tavsiye ederim. Sanırım Kalemime Sıkışanlar başlığı altında olacak. Malum, kitap fiyatları el yakmaya devam ediyor, hele ki sizin yaşlarınızda bütçe iyice sorun oluyor. Biliyorum, yaşadım çünkü. Komşulardan kitap dilendiğim zamanlarım bile oldu 😁😂. Şimdilik hoşçakal kuzucuk 😍
YanıtlaSilYorumunuz için çok teşekkür ederim ☺️ Hemen yazınızı okuyacağım! Beğendiğinize çok sevindim. İyi ki sizin gibi güzel insanlar var...
Sil:)
Sil😍
Silhoş bişi okumuşsun yineee aklımda olsuun :)
YanıtlaSilYorumun için çok teşekkür ederim canım...
Sil