9 Eylül 2022 Cuma

Çatı Katı | Işıl Işık

Eylül 09, 2022 24

Herkese yeniden merhaba! Bugün çok beğendiğim ve zevkle okuduğum, Işıl Işık'ın  Beyaz Ev üçlemesinin final kitabı olan Çatı Katı'nı sizlerle inceleyeceğiz. Biliyorsunuz ki Beyaz Ev üçlemesinin üçüncü kitabı Çatı Katı 22/08/2022 tarihinde okurseverlerle buluşmuştu. O günden bugüne kadar heyecanla okumayı bekliyordum ve final kitabını da dün bitirdim. 

Beyaz Ev üçlemesini okumayanlar için söylüyorum; çok şey kaçıracağınıza eminim. Eğer korku - polisiye gerilim türünde bir kitap arıyorsanız bu seriyi kesinlikle tavsiye ederim. Hem son kitabıyla beraber tamamlanan seride benim gibi bir sonraki kitabın ne zaman çıkacağına dair beklemenize de gerek yok. Bunu belirtmek istedim. Çünkü böyle serilerde geriden okumak yani serinin tamamlandıktan sonra okunması kitaptaki yaşanan olaylara daha yakından bakmanıza olanak sağlıyor.

Eğer bana gelip bu seriyi bir cümleyle anlat deseler bunu derdim: ''Tüm hikaye bodrum katında başladı, çatı katında bitti''. Kitabın çıkmasına üç gün kala sizlerle paylaştığım haberde belirttiğim gibi bu final kitabıyla açıklanamayan bir sürü şey gün yüzüne çıkıyor. Zaten kitabın konusu da yani ona ilham olan yer Cemil Molla Köşkü olduğu kitap çıkmadan önce yazarın YouTube kanalında bahsetmişti. Açıkçası bunu öğrendikten sonra hemen araştırmaya başladım ve kitapta geçen o meşhur tünelden önceki beyaz evi buldum. Fotoğraflara bakarken okuduğum satırlar geldi gözümün önüne. Bire bir hayal ettiğim gibi bir köşktü. Zaten serinin anlatım tarzı olsun, karakterlerin dış görünüşü olsun mükemmel bir şekilde satırlara dökülmüştü. Okurken siz de fark edeceksiniz.

Çatı Katı, diğer iki kitabı bir bütün olarak birleştiren hikaye diyebiliriz. Serinin ilk kitabı olan Tünelden Önceki Beyaz Ev'de yaşanan olaylar, sonra ikinci kitap Bodrum Katı'nda devam eden ve ilk kitapla paralellikle beraber bambaşka bir karakterler üzerinden sürdürülen olaylar ve finalle beraber gelen olayların çözümü olarak sıralayabiliriz. Seri bir kitap olduğu için kitapla ilgili pek bilgi veremiyorum. Çünkü olaylar son kitapla beraber bir kısmı çözüme kavuşuyor. Zaten Çatı Katı'nın özetini birazdan sizlerle paylaşacağım. Bu kitapla ilgili tek söylemek istediğim şey diğer iki kitaba göre daha aksiyonlu ve duygusal diyebilirim. Zaten kitap boyunca Arden kovalamacısı, sırlar, Beyaz Ev'in tarihi ve birçok çözülemeyen olaylar bu son kitapla açığa çıkıyor.

Çatı Katı'nın özeti ise şöyle: Tüm ülkenin gündemine oturan ve büyük sırlarla dolu Beyaz Ev soruşturmasını yürüten Başkomiser Emris, kendisine ulaşan yeni delillerin ardından araştırmayı derinleştirmeye başlar ve İnterpol'ün desteğiyle yurt dışına taşır. Beyaz Ev'in yeni sahibi Eren ve daha önce Beyaz Ev ile bağlantılı cinayetleri çözen Atlas, Demir ve Ala üçlüsünün de dâhil olduğu özel bir ekip kurar. Daha önce ortadan kaybolan Arden'i bulmak, soruşturmanın devamı ve uluslararası suç örgütünün deşifre edilmesi için kilit rol oynamaktadır. Ancak Arden'den hiçbir iz yoktur. Başkomiser Emris, Arden'i bulmak için uğraşırken Eren için ise eski sevgilisi Arden'e yaklaşmak kendi içinde büyük iç çatışmalara neden olacaktır.


Bu ihtişamlı Beyaz Ev'in gerçek hikayesi nedir? Arden'in hayatındaki gizem nedir? Kendisini, çok sevdiği Eren'e Arden olarak tanıtan kişi gerçekte kimdir? Bunun gibi daha pek çok sorunun cevabı final kitap Çatı Katı'nda. Soluk soluğa okunan bir polisiye roman ve iliklerinize kadar hissedeceğiniz o korku hissi olmasına rağmen içinde çok güzel bir aşk hikayesi de bulunmakta.

Tünelden Önceki Beyaz Ev serisinin başarılı yazarı Işıl Işık'tan her bölümünde ayrı bir heyecan ve merak duyacağınız bir polisiye roman... Beyaz Ev üçlemesinin final kitabı Çatı Katı isimli romanla, hikâye sona yaklaşırken kendinizi bir yandan soluk soluğa bir uluslararası soruşturmanın içinde bulacak, öte yandan Beyaz Ev'deki yeni gizemli olaylarla korku ve gerilimi iliklerinize kadar hissetmeye devam edeceksiniz. Peki siz bu maceraya hazır mısınız? Cevabınız ''Evet!'' ise uzun soluklu bir macera sizleri beklemekte.

Seriyi merak edenler için aşağıdaki linklerden ilk kitap Tünelden Önceki Beyaz Ev'i, ikinci kitap Bodrum Katı'ını hem özetlerine hem de kitap yorumlarına kolayca ulaşabilirsiniz.

Beyaz Ev Üçlemesi 👻

Birinci Kitap: Tünelden Önceki Beyaz Ev için buraya tıklayabilirsiniz. 
İkinci Kitap: Bodrum Katı için buraya tıklayabilirsiniz. 
Üçüncü Kitap: Çatı Katı

Peki siz Beyaz Ev üçlemesini okudunuz mu? Eğer okumadıysanız okumayı düşünüyor musunuz? Çatı Katı'nı okuyanlar için seri sizin için nasıl bitti? Farklı bir son yazmak ister miydiniz? Ya da siz hikayeyi nasıl bitirirdiniz? Yorumlarınızı merakla bekliyorum!

Belki başka bir hayatta...


Asıl korkularının üzerine gitmemek insana en çok zararı verir.


Tüm hikaye bodrum katında başladı, çatı katında bitti.


Beyaz Ev gerçekten insanda alışkanlık yapıyor.


Belki de aşk, ava giderken av tarafından avlanmaktı.


Keşke şu an akan ben olsaydım Eren. En azından nereden geldiğim ve ne yöne gideceğim belli olurdu.


Her daim inandığı; kader denilen şeyin kendi yalanlarıyla yazılan bir kitap olduğuydu. Ama şimdi kendini, kaderin gerçeklerle yazdığı bir kitap gibi hissediyordu. Gerçeklerle kaleme alınmış bir kitabın içindeki kocaman bir yalandı. Tıpkı bir kitabın kayıp bir bölümü gibi...


Ama benim gerçekliğim de bu... Yalanlar.


Temiz kalpli, iyi niyetli insanların aşkları hep imkânsızlıklarla örülüdür Eren. Tıpkı senin gibi. Çünkü aşkın bir adaleti yoktur...



5 Eylül 2022 Pazartesi

2022 Hugo Ödülleri Kazananları Açıklandı!

Eylül 05, 2022 18
Herkese yeniden merhaba! Edebiyat dünyasındaki bilimkurgu ve fantastik türlerindeki eser ve yapımların ödüllendirildiği, en prestijli ödüllerden birisi olan Hugo Awards 4 Eylül akşamı kazananlar açıklandı. Geçtiğimiz yıl 18 Aralık'ta verilen ödül yine yılın en çok konuşulan olaylardan birisi olmuştu.

Hugo Ödülünü kazananları açıklamadan önce ödülün bir tarih aşamasına bakalım, ne dersiniz? Ödülün ismi olan Hugo, öncü bilimkurgu dergisi Amazing Stories'in kurucusu Hugo Gernsback'ten gelmektedir. İlk olarak 1953 yılında verilen ödül, 1955'ten beri aralıksız her yıl sahiplerini bulmaktadır. Hugo Ödülü adayları ve kazananları Worldcon sırasında kurultaya katılan üyeler tarafından belirlenmektedir. İlk zamanlarda toplam yedi kategoride verilen ödüller, zaman içerisinde değişikliğe uğraşmıştır. Hugo Ödülleri şu anda toplam on yedi dalda ödül dağıtılmaktadır ve "bilimkurgu türünün en önemli ödülü" olarak kabul edilmektedir. Bundan dolayı bilimkurgu türünde yazan yazarlar arasında en prestijli ödül diyebiliriz.

2022 Hugo Ödülleri için adaylar nisan ayında duyurulmuştu. Nisan ayında beri merakla beklenen sonuçlar da geçtiğimiz gün ABD'nin Chicago eyaletinde 80. WorldCon'daki tören eşliğinde duyuruldu. Açıkçası en çok merak ettiğim Dune oldu. Dune, film kategorisinde ödülleri kucaklarken dizi alanından da The Expanse'ın Nemesis Games bölümü oldu.

2022 Hugo Ödülleri Kazananları

En İyi Roman Dalında

  • Kazanan: A Desolation Called Peace - Arkady Martine
  • The Galaxy, and the Ground Within - Becky Chambers
  • Light From Uncommon Stars - Ryka Aoki
  • A Master of Djinn - P. Djèlí Clark
  • Project Hail Mary - Andy Weir
  • She Who Became the Sun - Shelley Parker-Chan

En İyi Novella Dalında

  • Kazanan: A Psalm for the Wild-Built - Becky Chambers
  • Across the Green Grass Fields - Seanan McGuire
  • Elder Race - Adrian Tchaikovsky
  • Fireheart Tiger - Aliette de Bodard
  • The Past Is Red - Catherynne M. Valente
  • A Spindle Splintered - Alix E. Harrow

En İyi Novelette Dalında

  • Kazanan: Bots of the Lost Ark - Suzanne Palmer
  • Colors of the Immortal Palette - Caroline M. Yoachim
  • L’Esprit de L’Escalier - Catherynne M. Valente
  • O2 Arena - Oghenechovwe Donald Ekpeki
  • That Story Isn’t the Story - John Wiswell
  • Unseelie Brothers, Ltd. - Fran Wilde

En İyi Öykü Dalında

  • Kazanan: Where Oaken Hearts Do Gather - Sarah Pinsker
  • Mr. Death - Alix E. Harrow
  • Proof by Induction - José Pablo Iriarte
  • The Sin of America - Catherynne M. Valente
  • Tangles - Seanan McGuire
  • Unknown Number - Blue Neustifter

En İyi Seri Dalında

  • Kazanan: Wayward Children - Seanan McGuire
  • The Green Bone Saga - Fonda Lee
  • The Kingston Cycle - C. L. Polk
  • Merchant Princes - Charles Stross
  • Terra Ignota - Ada Palmer
  • The World of the White Rat - T. Kingfisher

En İyi Grafik / Çizgi Roman Dalında

  • Kazanan: Far Sector, yazan N.K. Jemisin, çizen Jamal Campbell
  • DIE, vol. 4: Bleed, yazan Kieron Gillen, çizen Stephanie Hans, kaligrafi Clayton Cowles
  • Lore Olympus, vol. 1 - Rachel Smythe
  • Monstress, vol. 6: The Vow, yazan Marjorie Liu, çizen Sana Takeda
  • Once & Future, vol. 3: The Parliament of Magpies, yazan Kieron Gillen, çizen Dan Mora, renklendiren - Tamra Bonvillain
  • Strange Adventures, yazan Tom King, çizen Mitch Gerads and Evan “Doc” Shaner

Bilimkurgu ve Fantezi Türlerine Dair En İyi Çalışma Dalında

  • Kazanan: Never Say You Can’t Survive - Charlie Jane Anders
  • Being Seen: One Deafblind Woman’s Fight to End Ableism - Elsa Sjunneson
  • The Complete Debarkle: Saga of a Culture War - Camestros Felapton
  • Dangerous Visions and New Worlds: Radical Science Fiction, 1950 to 1985 edited - Andrew Nette and Iain McIntyre
  • How Twitter can ruin a life - Emily St. James
  • True Believer: The Rise and Fall of Stan Lee - Abraham Riesman

En İyi Dramatik Sunum Dalında (Uzun)

  • Kazanan: Dune
  • Encanto
  • The Green Knight
  • Shang-Chi and the Legend of the Ten Rings
  • Space Sweepers
  • WandaVision

En İyi Dramatik Sunum Dalında (Kısa)

  • Kazanan: The Expanse: Nemesis Games
  • The Wheel of Time: The Flame of Tar Valon
  • For All Mankind: The Grey
  • Arcane: The Monster You Created
  • Loki: The Nexus Event
  • Star Trek: Lower Decks: wej Duj

En İyi Editör Dalında (Kısa Eserler)

  • Kazanan: Neil Clarke
  • Oghenechovwe Donald Ekpeki
  • Mur Lafferty & S.B. Divya
  • Jonathan Strahan
  • Sheree Renée Thomas
  • Sheila Williams

En İyi Editör Dalında (Uzun Eserler)

  • Kazanan: Ruoxi Chen
  • Nivia Evans
  • Sarah T. Guan
  • Brit Hvide
  • Patrick Nielsen Hayden
  • Navah Wolfe

En İyi Profesyonel Sanatçı Dalında

  • Kazanan: Rovina Cai
  • Tommy Arnold
  • Ashley Mackenzie
  • Maurizio Manzieri
  • Will Staehle
  • Alyssa Winans

En İyi Semiprozine Dalında

  • Kazanan: Uncanny Magazine
  • Beneath Ceaseless Skies
  • Escape Pod
  • FIYAH Magazine of Black Speculative Fiction
  • PodCastle
  • Strange Horizons

En İyi Fanzin Dalında

  • Kazanan: Small Gods
  • The Full Lid
  • Galactic Journey
  • Journey Planet
  • Quick Sip Reviews
  • Unofficial Hugo Book Club Blog

En İyi Fancast Dalında

  • Kazanan: Our Opinions Are Correct
  • Be The Serpent
  • The Coode Street Podcast
  • Hugo, Girl!
  • Octothorpe
  • Worldbuilding for Masochists

En İyi Hayran Kurgusu Yazarı Dalında

  • Kazanan: Cora Buhlert
  • Chris M. Barkley
  • Bitter Karella
  • Alex Brown
  • Jason Sanford
  • Paul Weimer

En İyi Hayran Kurgusu Sanatçısı Dalında

  • Kazanan: Lee Moyer
  • Iain J. Clark
  • Lorelei Esther
  • Sara Felix
  • Ariela Housman
  • Nilah Magruder

En İyi Genç Yetişkin Ödülü Dalında

  • Kazanan: The Last Graduate - Naomi Novik
  • Chaos on CatNet - Naomi Kritzer
  • Iron Widow - Xiran Jay Zhao
  • Redemptor - Jordan Ifueko
  • A Snake Falls to Earth - Darcie Little Badger
  • Victories Greater Than Death - Charlie Jane Anders

En İyi Yeni Yazar Ödülü Dalında

  • Kazanan: Shelley Parker-Chan
  • Tracy Deonn
  • Micaiah Johnson
  • A.K. Larkwood
  • Everina Maxwell
  • Xiran Jay Zhao
2022 Hugo Ödülleri'ni kazan isimleri yayınımızda yer verdik. Peki sizler neler düşünüyorsunuz? Siz hangi dalda ödül alan sanatçıları tanıyorsunuz? Aralarında şaşırdığınız ya da tahmin ettiğiniz isimler var mıydı? Yorumlarda buluşalım!

1 Eylül 2022 Perşembe

Alman Edebiyatında Okunması Gereken Kitaplar

Eylül 01, 2022 26

Hallo nochmal an alle! Diğer serilerimiz içinde en beğenilen ve ilgiyle takip edilen ülkelerin edebiyatlarını incelediğimiz serimizde bu hafta Alman edebiyatını inceliyor olacağız. Önceki yayında gelen yorumlar doğrultusunda seçilen ülkelerin edebiyatlarını siz sevgili okurlar için altı adet kitap önerisiyle sunacağız. Bir önceki ülkenin edebiyatı için buraya tıklamanız yeterli.

Açıkçası çok merak ettiğim ve hakim de olduğum bir edebiyatı inceliyor olacağız bugün. Bugün birbirinden özel ve değerli eserleri siz okuyucularımıza sunacağız. Aralarında okuduğunuz kitaplar varsa aşağıdaki yorumlar bölümünden bize görüşlerinizi yazabilirsiniz. Ayrıca kitap önerilerinizi de bekliyor olacağız. Bir sonraki ülke seçimini de sizlere bırakıyorum. Hangi ülkenin edebiyatını merak ediyorsanız yorumlar bölümünden belirtmeniz yeterlidir. Öyleyse geçelim Alman edebiyatının tarihçesine.

Alman edebiyatı, Orta Avrupa'da yaşayan Almanca konuşan toplulukların edebi yaratısıdır. Almanya, Avusturya, İsviçre ve bunların yanındaki Alsas, Bohemya ve Silezya gibi bölgelerdeki çalışmaları kapsar. Bu durum tarihle de paralel gitmekte. Naziler döneminde sınırları olmayan Almanya ile beraber bu durum edebiyat için de geçerliydi. Birçok Avusturya ırklı yazar bu dönem için Alman bir yazar olarak kabul gördü. Zaten sizlere öneride bulunacağım kitapların yazarları arasında Avusturyalı birçok yazar olacak. 

Ayrıca diğer Avrupa edebiyatlarıyla karşılaştırıldığında Alman Edebiyatı diğerlerine oranla daha fazla yerel farklılık gösterir. Çünkü Almanya uzun süre ayrılıklar ve bölünmeler yaşamıştır. Örneğin; Reform, Doğu-Batı Almanya, soğuk savaş gibi. Tarih bir kenarda dursun, Alman edebiyatı çok köklü bir edebiyata sahiptir.

Faust - Johann Wolfgang Goethe

Faust, ünlü Alman ozanı ve oyun yazarı olan Johann Wolfgang von Goethe'nin dünya klasikleri arasında önemli bir yer tutan eserdir. Goethe'nin neredeyse tüm yaşamı boyunca yazarak tamamladığı bir yapıttır.

Sanatta hiçbir zaman kusursuz yoktur, en iyi sayılabilecek bir yapıt ancak 'oldukça iyidir'" sözleriyle sanat anlayışını belirten Goethe, sadece Almanya'nın değil, bütün Avrupa'nın en önemli dehalarından biridir. Yaşamı boyunca şiirden romana, felsefeden bilime kadar farklı alanlarda sayısı yüzlerle ifade edilen yapıta imza atmıştır.

Faust, Goethe'nin yazarlık yaşamının altmış yıllık emeğini alarak, haklı bir üne kavuşmuş en önemli yapıtıdır. Ruhsal özgürlüğe ulaşmanın maddi arzulardan sıyrılmak ve bencil olmamakla mümkün olabileceği fikrini işlediği bu yapıt, yazarın sanatının da doruk noktasıdır. İnsanın şeytanla vardığı bir anlaşma ve bunun sonuçları üzerine kurulu bu yapıtıyla Goethe'ye yeniden hayranlık duyacak ve bu yapıtının yazarın elli yıllık emeğine değdiğini göreceksiniz. Kaçırılmamalı!

Böyle Buyurdu Zerdüşt - Friedrich Nietzsche

Friedrich Wilhelm Nietzsche, edebiyatın hatta felsefenin babası olarak anılır. ''Tanrı öldü!'' sözleriyle tanınan Nietzsche Nihilizm akımının önemli temsilcilerinden biridir. 19. yüzyılda yaşamış olmasına rağmen eserleri kendisinden sonraki zamanlarda ve tüm dünyada etki bırakmıştır.

Nietzsche'nin, fikir dünyasının zirvesine yerleştirdiği eseri Böyle Buyurdu Zerdüşt, düşünürün olgunluk çağını temsil eder. Anlatmak istediği her şeyi, son kitabı olan bu eserde özetlediğini söyler: ''İyi olan nedir?'' Nietzsche'nin ''herkes ve hiç kimse için'' yazdığını söylediği bu başyapıtı kaçırmamanızı öneririm.

Kurduğu kendi felsefesini yarattığı karakter Zerdüşt'ün ağzından aforizmalarla aktaran Nietzsche,  otuz yaşındayken dağa çekilen ve dağda geçirdiği on yıl boyunca ruhunu dinleyen Zerdüşt'ün içsel yolculuğunu anlatır. Nietzsche'nin en derin eseri olarak anılan Böyle Buyurdu Zerdüşt, "üstinsan" ve "Bengi dönüş" kavramları üzerine kuruludur. İnsanı, hayvan ile Üstinsan arasında gerili bir ip olarak tanımlayan Zerdüşt, kişinin sürekli olarak "Üstinsan" a doğru kendisini aşması gerektiğini söyler.

Katharina Blum'un Çiğnenen Onuru - Heinrich Böll

1939'da İkinci Dünya Savaşı'na katılan yazar, esir düştü ve 1945'e kadar özgürlüğüne kavuşamadı. Savaştan sonra hem üniversite öğrenimini sürdürdü hem de ağabeyinin marangozhanesinde çırak olarak çalıştı. 1950'den sonra yaşamını yazar olarak Köln'de sürdüren yazar Heinrich Böll, 1972 yılında Nobel Edebiyat Ödülü'ne layık görüldü.

Almanya'da 70'li yıllardaki ünlü Baader-Meinhof çete olayından yola çıkılarak yazılan Katharina Blum'un Çiğnenen Onuru adlı bu romanda, medyanın haber oluşturma özgürlüğü ile bireyin özel yaşamının çatışması teması işlenir. Görünüşte tek suçu bir anarşistin sevgilisi olmak olan Katharina Blum'un bu anarşistle ilgili olaylar ve araştırmalar bağlamında giderek tüm kişisel değerlerinin ayaklar altına alınması, en yakın çevresi karşısında da bütün bir toplum karşısında da savunmasız bırakılması, kitabın ana konusudur. 

Romanın günümüze kadar güncelliğini yitirmemiş, tersine, belki de gittikçe daha güncel konuma gelmiş olmasının temel nedeni ise, ''özel yaşam karşısında medyanın sorumluluğu'' konusunun güncelliğini -ne yazık ki- yitirmemiş oluşudur. Kaçırılmamalı!

Dönüşüm - Franz Kafka

Yahudi olduğu için Almanlar tarafından sevilmeyen, Almanca konuştuğu içinse Çekler tarafından hor görülen Çek asıllı yazar Franz Kafka, Alman edebiyatının en usta isimlerindendir. Yukarıda da bahsettiğim gibi Alman edebiyatı içinde tarihle paralel olan olaylar neticesinde bazı kaynaklar Franz Kafka'yı Alman edebiyatı içerisinde değerlendirmekte.

Franz Kafka'nın sembolizmin ve soyut düşüncenin dibine vurduğu bir hikaye diyebiliriz. Orijinal adı "Die Verwandlung" olan Dönüşüm Franz Kafka'nın en çok okunan eseridir. Gregor Samsa adlı karakterle böcek metaforu üzerinden mesaj vermeye çalışır yazar bizlere. Sayfa sayısı az olmasına rağmen içerdiği itibariyle güzel ve bir o kadar anlamlı bir kitaptır. Franz Kafka özellikle de bu eserinde sembolizme geniş bir yer vermiş. Açıklamak gerekirse; sembolizmin amacı aktarılmak istenen düşünce veya duyguyu semboller üzerinden anlatılmasına denilir. Kafka da bizlere bunu bir böceğe dönüşen Gregor Samsa tarafından aktarır. 

Ayrıca Kitap çoğu eleştirmene göre babasının Kafka'yı edebiyata olan merakından dolayı ailenin böceği olarak suçlaması, aile tarafından reddediliş hikayesini Dönüşüm ile anlatmasına dayanır. Kitaptaki karakterin de kendisi olabileceği düşünülmektedir. Ayrıca farklı olanın toplum tarafından dışlandığı, hayatta kalmak için toplumsal kalıpları aşmamak gerektiğini de sık sık vurgulamıştır.

Olağanüstü Bir Gece - Stefan Zweig

Avusturyalı roman, tiyatro, biyografi yazarı ve gazeteci Stefan Zweig, Hitler iktidara geldiğinde savaş karşıtı oluşu ve Nazilerin savaş karşıtı tüm yazarların kitaplarını yakmaları nedeniyle önce İngiltere'ye ardından Brezilya'ya göç etmek zorunda kalmıştır. 

Avrupa'nın içine düştüğü durumdan duyduğu üzüntü ve yaşamındaki düş kırıklıkları nedeniyle 22 Şubat 1942'de Rio de Janeiro'da, karısı Lotte ile birlikte intihar etmiştir. Buna Hitler'in dünya düzenini kalıcı sanmasının verdiği karamsarlığın yanı sıra, kendi dünyasının asla bir daha var olmayacağı düşüncesi neden olmuştur.

Olağanüstü Bir Gece, seçkin bir burjuva olarak rahat ve tasasız varoluşunu sürdürürken giderek duyarsızlaşan bir adamın hayatındaki dönüştürücü deneyimin hikâyesidir. 

Sıradan bir pazar gününü at yarışlarında geçirirken belki de ilk kez burjuva ahlakından saparak ''suç'' işler. Böylece yeniden ''hissetmeye'' başladığını, kötücül ve ateşli hazları olan gerçek bir insan olduğunu fark eder. İçindeki haz dolu esrime, aynı günün akşamında onu gece âleminin son atıklarının arasına, hayatın en dibindeki lağımlara sürükleyecek varış noktası ise ruhani bir uyanış olacaktır.

Büyülü Dağ - Paul Thomas Mann

20. yüzyılın en önemli Alman yazarlarından biri olan Paul Thomas Mann, edebî eserlerinin yanı sıra toplumsal, sosyal ve siyasi eleştirileriyle de dikkat çeken isimlerdendir. Mann, 1929'da İsveç Akademisi üyesi Anders Österling tarafından, özellikle destansı Buddenbrooks, Büyülü Dağ ile popüler başarısının tanınmasıyla aday gösterilmesinden sonra Nobel Edebiyat Ödülü'ne layık görülmüştür.

Hamburglu genç gemi mühendisi Hans Castorp, üç haftalığına kuzenini ziyarete gittiği bir İsviçre sanatoryumunda, kendisinin de tedaviye ihtiyacı olduğunu öğrenerek yedi yıl kalır. Bu süre içinde doktorlar ve hastalar dünyasını, Batı felsefesinin iki kutbunu, platonik bir aşk serüveninin sarhoşluğu içinde yaşayarak tanır. Sanatoryumda kaldığı süre içinde hastalık ve ölüm gibi deneyimlerin ötesinde hayatın mucizesini kavrayan Castorp'un yalın ruhu bir değişim geçirir. 

Thomas Mann, roman sanatının bütün incelikleriyle yarattığı, ironik bir üslupla sunduğu bu yapıtında; zaman, karşıt kültürler, aşk, hastalık, ölüm gibi evrensel temaları işliyor. Birinci Dünya Savaşı öncesinde çağın dünya sorunlarını, bir uygarlığın çöküşünü inceleyen, burjuva geleneğini ve ahlakını yer yer sertçe, ironik bir dille eleştiren Büyülü Dağ, çağa tutulan bir aynadır.

Peki sizler hangi romanı daha önce okudunuz? Alman edebiyatı hakkında neler düşünüyorsunuz? Alman edebiyatından hangi yazarının kitaplarını daha çok beğeniyorsunuz? Yorumlarda buluşalım. Kendinize çok iyi bakın, kitapla kalın!

Tüm telif hakları Konumuz Kitap web sayfasına aittir. İzinsiz hiçbir şey kopyalanamaz, yayınlanamaz. Blogger tarafından desteklenmektedir.