Dayanışma ve Adalet: Anlatmayı Çok Düşündüm

Lina ve Asya'nın gerçeklerle yüzleşmeleriyle başlayan örnek olacak bir dayanışma ve adalet arayışı hikayesini okumaya hazır mısınız?

Genç Timaş, biliyorsunuz ki bu sayfada önerilerde bulunduğumuz birçok kitabın yayıncısı. Özellikle de çıkardığı kitaplar, okurların ilgisini çekmeye yönelik.

Çok yakın bir zamanda raflardaki yerini alan Anlatmayı Çok Düşündüm'ü sizlerle paylaşmak, incelemek istedik. Yazar Nehir Aydın Gökduman'ın kaleminden Anlatmayı Çok Düşündüm, şimdiden birçok okurun beğenisiyle ön planda.

Kitabımızla ilgili ayrıntılara geçmeden önce aramızda Anlatmayı Çok Düşündüm'ü okuyanlar varsa yorumlarda kitaba dair görüşlerinizi bizlerle paylaşırsanız çok memnun oluruz. Öyleyse geçelim kitabımıza!

Anlatmayı Çok Düşündüm'ün Konusu Nedir?

Dostluğun cesaret ve dayanışmaya olan etkisini gösteren bu roman, korkuya yenik düşmeden birlikte ses çıkarmanın gücünü hatırlatıyor.

Anlatmayı Çok Düşündüm romanının konusu şöyle: Ailesiyle birlikte Paris'ten Türkiye'ye taşınan Lina ve okulda tanıştığı Asya'nın ortak yönü, hikâyelerinin Paris'te kesişiyor olmasıdır. Asya henüz küçükken annesi ve babası ayrılır ve hiç hatırlamadığı babası Paris'te yaşamaya başlar. Lina'nın ise kimseyle paylaşamadığı, yaşantısını etkileyen sırrı Paris sokaklarında gizlidir.

İki dost okulun düzenlediği Paris gezisine katılarak hayatlarını derinden etkileyen bu şehirde kendi hazin hikâyelerinin devamını getirmek isterler. Paris'e giderek Asya babasını bulabilecek mi? Lina herkesten sakladığı olay için adalet arayışına düşecek mi?

"Seine Nehri ne kadar güzel akıyor,” dedi. “Dalgaları kıyıyı nazikçe okşar gibi ve yönünü ileriye çevirmiş. Büyük bir okyanusa döküleceğini biliyor. Orada deniz suyuyla birleşince güçlenip daha da mutlu olacak. Bir de onun önüne bir set çektiklerini düşün. Su setin önünde birikir ve eğer başka bir yol bulamazsa çevresine taşar. Her yer su altında kalır değil mi? İşte benim içindeki duygu da buna benziyor Asya. Ancak bu işi çözersem hayatın içine bu nehir gibi tasasızca akabilirim."

Dostluğun Cesaret ve Dayanışmaya Olan Etkisi

Anlatmayı Çok Düşündüm; dostluğun cesaret ve dayanışmaya olan etkisini göstererek korkuya yenik düşmeden birlikte ses çıkarmanın gücünü hatırlatıyor. Özellikle de kitapta yer alan dayanışma duygusunu iliklerinize kadar hissedeceksiniz.

Çocukluk veya ergenlikte dile getirilmeyen travmalarını ve bu travmaların yaşamlarına olan etkisini anlatıyor. Ayrıca bu travmaları deneyimleyen gençlere bir çıkış yolu sunuyor. Mağdur olunan durumlarda suç ve suçlulara karşı cesur olmak, bunun karşısında bir dayanışma yaratarak bu duruma çözüm aramak için okurları teşvik ediyor.

Kitap genel olarak günümüzde en sık karşılaşılan ebeveynlerin ayrılmasından sonra çocukta yaşanan duygu durumlarını en açık şekilde sunuyor.

Yaşanılan travmalar karşısında utanmak ve sessiz kalmak yerine aile, arkadaşlar ve yakınlarıyla paylaşarak durumun üstesinden gelinebileceğine, gerektiği takdirde psikolojik yardım alınabileceğine değiniyor.

Peki aramızda Anlatmayı Çok Düşündüm'ü okuyanlar var mı? Sizce dayanışma her şeyin üstesinden gelebilir mi? Kitabın konusu ve verdiği mesajlar hakkında neler düşünüyorsunuz? Yorumlarda buluşalım!